İran’ın Hava Savunma Sistemi neden İsrail saldırılarını durduramıyor?
İsrail, neredeyse İran'ın bütün şehirlerini vuruyor. Peki ama bu saldırılar karşısında İran'da nasıl bir hava savunma sistemi var? Başka bir soru: İran'da hava savunma sistemi var mı?

Orta Doğu'da gerilim her geçen gün tırmanırken, İsrail ile İran arasındaki karşılıklı saldırılar dünya kamuoyunun dikkatini çekmeye devam ediyor. Özellikle İsrail'in zaman zaman İran topraklarını hedef alan hava saldırıları, akıllara şu soruyu getiriyor: İran, böylesine stratejik bir tehdide karşı neden etkili bir savunma yapamıyor? Ülkenin hava savunma sistemleri yetersiz mi, yoksa başka faktörler mi devreye giriyor?

İran’ın hava savunma envanteri ne durumda?
İran, uzun yıllardır uluslararası ambargolar altında teknolojiye erişim konusunda sıkıntılar yaşıyor. Bu durum, ülkenin askeri teknolojisini büyük ölçüde ya kendi imkânlarıyla geliştirmesine veya eski Sovyet ve Çin sistemlerine bağımlı kalmasına yol açtı. Yine de İran’ın tamamen savunmasız olduğunu söylemek doğru olmaz.

İran’ın elinde Rus yapımı S-300 hava savunma sistemleri bulunuyor. Bunlar, özellikle orta ve uzun menzilli hedeflere karşı etkili olabilen radar ve füze sistemleriyle donatılmış durumda. Ayrıca yerli üretim olduğu iddia edilen "Bavar-373" adlı sistem de, İran’ın kendi S-300 muadili olarak lanse ediliyor. Bunun yanında Tor-M1, Sayyad ve Mersad gibi daha kısa menzilli savunma sistemleri de mevcut. Ancak tüm bu sistemlerin ne ölçüde entegre bir şekilde çalıştığı, yani birbirleriyle koordineli bir hava savunma ağı oluşturup oluşturamadığı hâlâ tartışma konusu.

İsrail neden hedeflerine ulaşabiliyor?
İsrail’in askeri gücünü hafife almak, büyük bir hata olur. İsrail Hava Kuvvetleri, dünyanın en gelişmiş hava saldırı kapasitelerinden birine sahip. Özellikle F-35I "Adir" adlı hayalet savaş uçakları, radara yakalanmayan yapıları sayesinde İran’ın savunma sistemlerini aşmada büyük avantaj sağlıyor. Bu uçaklar, hem düşük radar izi hem de elektronik harp kabiliyetleri sayesinde İran hava sahasına girmeden dahi hedeflerini vurabiliyor.

Ayrıca İsrail’in bölgedeki istihbarat kabiliyeti ve siber savaş yetenekleri, İran’ın savunma sistemlerinin etkinliğini azaltmada önemli bir rol oynuyor. Geçmişte İran radarlarının siber saldırılarla devre dışı bırakıldığı ya da elektronik karıştırma yoluyla işlevsiz hale getirildiği iddiaları da mevcut.

Coğrafi ve stratejik zorluklar
İran’ın savunma sistemlerini zayıflatan bir diğer unsur ise ülkenin geniş coğrafyası. 1,6 milyon kilometrekarelik yüzölçümüyle İran, oldukça geniş bir hava sahasını korumak zorunda. Hava savunma sistemlerini ülkenin dört bir yanına dağıtmak ve bunların bakımını sağlamak, lojistik açıdan büyük bir zorluk yaratıyor. Ayrıca bazı sistemlerin hâlâ manuel kontrolle çalıştığı ve modern sensör teknolojilerinden yoksun olduğu da biliniyor.

Hava savunması siyasi ve teknik bir sınav
İran’ın hava savunma kapasitesi, sadece askeri bir mesele değil; aynı zamanda bir prestij ve caydırıcılık unsuru. İsrail’in bu sistemleri aşarak belirli hedefleri vurabilmesi, İran'ın hem iç kamuoyu hem de bölgesel aktörler nezdindeki güvenliğini ve itibarını zedeliyor. Bu nedenle İran, zaman zaman bu saldırılara yanıt vererek caydırıcılığını göstermeye çalışsa da, bu yanıtların sınırlı kalması dikkat çekiyor.